0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sayın Tamer, “Türk ekonomisi sıkıntılı süreçte
bile büyüyor ve bu ilerlemeyi yok sayamayız. Bakıyoruz, eleştiren insanlar cep telefonlarını 6
ayda bir değiştiriyorlar, arabalarını yılda belki de ikinci yılda değiştiriyorlar. Artık asgari
ücretli evinin önünde arabası mevcut” sözleriyle nasıl bir açmaz içinde olduklarını gözler
önüne sermiştir. Bu çağda insanların kullandığı telefonları, varsa otomobillerini bir refah
seviyesi olarak görmek, göstermek bu millete yapılabilecek en büyük haksızlıktır.
Utanmadan, her fırsatta, “Bizden önce…” diye başlayan cümlelerle kendilerinden önce bu
ülkede insanlar yapraklara sarılarak, mağaralarda yaşıyormuş gibi anlatmaya çalışanların, 19
yılın sonunda geldikleri nokta kuru ekmek, telefon ve otomobili vatandaşa çok gören kibirli
yaklaşımdır. Sayın Tamer, çöpten ekmek, sebze toplayan insanlar için de bu görüntülerin
mizansen olduğunu, çöpten ekmek toplayanların hayvanları için topladığını ileri sürüyor.
Buradan Sayın Tamer’e açık bir çağrımız var: Gelin bu mizanseni birlikte bozalım. Gelin
birkaç hafta, rastgele seçtiğimiz mahalle pazarlarını, pazarın dağılma saatinden sonra ziyaret
edelim. Pazar atıklarını toplayanlar hayvanları için mi topluyor yoksa topladıklarıyla
yaşamaya mı çalışıyor, görelim… Bu olaylar, sırça saraylarınızdan mizansen diyerek örtbas
edebileceğiniz olaylar değil. Onlarcasına tanıklık ettiğimiz bu manzaralar AKP’nin Türkiye’yi
karşı karşıya bıraktığı utanç manzaralarıdır. Türkiye’ye yaşattıkları bu utanç karşısında susup
oturması gerekenler, çıkmışlar 21’inci yüzyılın Türkiye’sinde insanların kapısında
otomobilinin olmasını refah seviyesi olarak sunmaya çalışıyor. Sayın Tamer bilmelidir ki,
asgari ücretlinin kapısında otomobil varsa, ki çoğunun hala yok, o otomobilinin ederi sizin
Sayın Tamer’in bir aylık benzin parası etmez… Kendine hak gördüğünü vatandaşa çok gören
bu kibirli anlayışı halkımızın vicdanına havale ediyor, kamuoyunu saygı ile selamlıyorum.