Malumunuz yerel seçimlere az bir zaman kaldı. Her hangi bir değişiklik olmaz ise 31 Mart 2024 tarihinde Türkiye geneli yerel seçimler gerçekleşecek. Çember daralıyor.. Eeee hal böyle olunca siyasetin gündemi iyiden iyiye ısınmaya başladı. Mevcut belediye başkanlarını koltuktan ayrılma korkusu sararken, bir yandan da sıra bana geldi mi? Diye farklı hesaplar peşinde olan aday adayları da türemeye başladı. Öncelikle görevini hakkıyla yapan, hak yemeden taş üstüne taş koyan belediye başkanlarımızdan Allah razı olsun… Ama görüyoruz ki tabiri caizde koltuklar açık artırma ile gidiyor. Bakalım bu seçimde kim kimin koltuğuna kaç milyon teklif edecek? Şimdi hep birlikte biraz değerlendirme yapalım ne derseniz?
Biz mesleğimiz gereği Türkiye Geneli her partiden bir çok belediye başkanları ile dönem dönem görüşür ve basın toplantılarında yer alırız. Zaman zamanda ziyaret ederiz. Belediye başkanlarının çok güvendikleri kişilerinde, illaki güvendikleri birileri vardır… Çok şey duyarız…
Yıllarca seçim zamanı gelen kızışmaları, karşı tarafı bertaraf etmek için mücadele edilen meselelere şahit oluruz. Bana göre bir seçim öncesi aday olan belediye başkanı vardır. Bir yeni kazanmış belediye başkanı vardır. Birde koltuğunda geriye yaslanmış belediye başkanı vardır. Çok şey görür duyarız yemin edebiliriz, ama bir çoğunu ispat edemeyiz. Seçim öncesi halkla iç içedir adaylarımız. Gayet sevecen, ilgili mütevazidir. Yüzlerce projeleri vardır. Hayır hangi ara bu kadar projeyi hazırladın kesinleştirdin de vaatler vermeye başladın? İlçenin nüfusunu ezberlemiş gelir gider hesaplarını ona göre yapmıştır. Bu ayrıca bir tartışma konusudur. Yeni Belediye başkanı olmuş bir başkan da ise daha acemelik vardır. Hamlelerinin üst mercilere gitmesinden korkar. Sakin adımlarla ilerler. İşini hakkıyla yapan kul hakkı yemeyen, halkın menfaatini düşünen geldiği günden itibaren gece gündüz çalışan belediye başkanlarını ayrı tutuyorum. Zaten belediye başkanlığı hakkıyla yapıldığında bir maaş için herkesin dayanabileceği bir iş değildir. Bu vatana tam anlamıyla gönül vermek gerekir. Sonuncusu ise sırtını koltuğuna yaslayan Belediye Başkanları… Ah başkan ah gözü kara seni.. Aldın, parsel parsel sattın. Öbür dünyaya baya bir yakacak biriktirdin. Eeee noldu şimdi? Sayılı gün çabuk geçer. Bak bitti beş yıllık koltuk sevdan sona erdi. Her sevda bir gün biter miş öyle değil mi? Şimdi keser döndü, sap döndü. Geldi çattı hesap günü… Sandıkta halk senin hakkını elbette ki verecek…
Bu seçim her şey bir öncekinden çok daha karışık. Herkes hem merkez, hem ilçeler için Belediye Başkanı kim olacak onu sorguluyor? Sorgulanan yerde bir gerçek vardır ki oda memnuniyetsizlik olduğudur. Bir belediye başkanının adaylığı kamuoyunda belirsizliğini koruyorsa o başkan şehrinde iz bırakmamış demektir. 5 yıl gibi uzun bir sürede şehrine iyi bir hizmet vermeyen belediye başkanının, kendisine verilecek yeni bir 5 yıl da iyi bir hizmet sunamayacağı aşikardır.
Seçimler yaklaşıyor. Üzülerek söylüyorum ki, mevcut bazı belediye başkanlarının kirli çamaşırlarını ortaya döküp, biraz da ben sömüreyim mantığı ile ortalığı bir birine katan akbabaları da görmeye başladık. Ne o koltuğa oturandan memnun halk, nede oturmak isteyenden. Ben bu filmi bir kaç kere izlemiştim diyorum… Gerçek milliyetçi ruhu ile gerçekten şehri için çalışan, yetim başı okşayan, düşküne yardım eden, hakkı hukuku sonuna kadar savunan, gönül işine talip olan belediye başkan adayları görmek istiyoruz . Şimdi hangi parti hangi belediyeyi alırım derdinde. Kimse şehrime şu katkılarda bulunacağım hevesinde değil. “Oturduğum koltukta bir beş yıl daha nasıl kalırım?” “Kaç milyon versem onu koltuktan indiririm” düşüncesi ile belediye başkanlığı koltukları açık artırmaya çıktı. YOK MU ARTTIRAN?
ÖZEL HABER
20 saat önceGÜNDEM
2 gün önceGÜNDEM
4 gün önceMAGAZİN
4 gün önceGÜNDEM
4 gün önceÖZEL HABER
5 gün önceGÜNDEM
5 gün önceVeri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.