DOLAR 34,2618 0%
EURO 37,2811 0.45%
ALTIN 3.072,300,53
BITCOIN 2460155-1,38%
Kayseri
15°

AÇIK

06:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

KIBRIS GAZİSİ SAVAŞ HATIRALARINI ANLATTI

KIBRIS GAZİSİ SAVAŞ HATIRALARINI ANLATTI

Ekim 28, 2024 15:09
KIBRIS GAZİSİ SAVAŞ HATIRALARINI ANLATTI
0

BEĞENDİM

Kayseri’de yaşayan, Kıbrıs Barış Harekatı’na katılan ve gazi olan Seyit Kandemir, savaş hatıralarını 38 DATA TV’ye anlattı.

Kandemir, verdiği röportajda şunları kaydetti: “1954 Kayseri Bünyan Kahveci Köyü doğumluyum. 1974 Kıbrıs Barış Harekatı’na katıldım. Harekata katılmadan önce acemi birliğim Antalya ve Ankara’ya dağıtım oldu. Ankara Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nda görev yaparken ben orada gönüllü olarak savaşa katıldım. Cumhurbaşkanlığında birlik olarak katılma olmaz; ben gönüllü olarak çok ısrar ederek savaşa katıldım. Oradan beni Osmaniye Birliği’ne teslim ettiler. 19 Temmuz 1974’te Kıbrıs’a harekata başladık. Mersin’den Alata Ormanları’ndan gemiyle 19 Temmuz akşamı Kıbrıs Girne plajına ayağımızı bastık. Savaştan tabii düşman bizi takip ediyor. Gemilerimiz sahile yanaştığı zaman bize ağır bombardımana tuttular. Cenabı Allah’ın sayesinde yapılan atışların hiçbirisi gemimize isabet etmedi. Allah korudu. Ondan sonra biz karaya çıktık. Tabi bu arada ilk hamlede 8-10 şehidimiz oldu, benim gördüğüm. Çünkü suyun üstünden çıkıyorsun, şartlar zor; onların 20 senelik hazırlık yaptığı mazgallar ve menfezler vardı. Tam 90 derece açılı içinden otomatik uçaksavarlar kurulu diyeceğim.

Arkadaşlarımla birlikte biz buna tepki gösterelim diyerek kendi kafamızdan bazı yerlere baskın yaptık. Bir iki kişi asker olarak, sıfır değil, asker olarak bir iki yakaladık ve getirdik. Getirirken hatta bir tanesi benim elimdeki şeyi alacağı silahı almak için yaklaşmıştı. O kadar işte, kafamda bir şey olmuştu. Böyle silah kalçamda, önümde yürürken çok yaklaşmış bir de geri döndü. Benim tüfeğe tutup elimden silahı alacağı zaman kendimi yere attım. Kendimi yere atınca arkamdaki arkadaş müdahale etti. Böylelikle bir üzüntüm oldu. İbadet yapanlar yapıyordu mesela, uykusunu uyuyordu, görev geldiği zaman kalkıp görevine gidiyordu. Uyumazsan savaşamazsın. Savaşırken aklına düşmüyor ama tabii sonradan özlemini çekiyorsun. Annen var, baban var; hatta ben evliydim, eşim var. Niye gittin? Geçer mi? Ya vatan için sen gideceksin, ben gideceğim. Bu her Türk’ün asli görevidir.”

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.