Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), enflasyonda beklenen hızlı iyileşme gerçekleşmeyince, kur istikrarını sağlamak amacıyla döviz alım hızını yavaşlattı. QNB ekonomistlerinin analizine göre, TCMB’nin mart-temmuz döneminde aylık ortalama 22.5 milyar dolar olan döviz alımları, eylül ayında 10.6 milyar dolara, ekimde ise 5.3 milyar dolara düştü.
Merkez Bankası’nın toplam rezervleri, geçtiğimiz hafta 2 milyar dolar artarak 159.3 milyar dolara ulaştı. Swap hariç net rezervler ise 3.3 milyar dolar artışla 40.5 milyar dolara yükseldi. QNB ekonomistleri tarafından yayımlanan raporda, bu artışın TCMB’nin döviz alım hızını kademeli olarak azaltmasının ve döviz satışları yerine döviz alımlarını sınırlamasının etkisiyle gerçekleştiği belirtildi.
Rapora göre, 18 Ekim haftasında dış varlıklar 2 milyar dolar artış gösterdi. Aynı dönemde bankaların TCMB’de tuttuğu zorunlu karşılıklar ve teminat depo çerçevesindeki döviz miktarı 0.4 milyar dolar azaldı. Brüt rezervlerdeki bu düşüşe rağmen, altın fiyatlarındaki artış net rezervlere 1.5 milyar dolar olumlu katkı sağladı.
QNB ekonomistleri, TCMB’nin mart ayının sonundan itibaren toplam 96.7 milyar dolarlık döviz alımı gerçekleştirdiğini ve bu yıl başından itibaren 64.1 milyar dolarlık bir alım yaptığını ifade etti. Bu süreçte, kamu kurumlarının döviz mevduatlarında 0.2 milyar dolar artış yaşandı. İhracat döviz alımları, reeskont kredi ödemeleri ve yurtdışı bankalarla yapılan işlemler gibi diğer faktörlerle birlikte toplam 1.6 milyar dolarlık döviz girişi sağlandı.
Ekonomistlerin değerlendirmesine göre, TCMB’nin döviz alım hızını azaltarak kur istikrarını sağlamaya yönelik bu stratejisi, yıl sonunda dolar kurunun 34-34.5 TL seviyelerinde tutulabilmesi durumunda enflasyonun yüzde 42’nin altında kalmasını mümkün kılabilir. Ancak, ABD seçimlerinin olası piyasa dalgalanmaları nedeniyle bu hedefin zorlu bir süreçten geçebileceği ve gerektiğinde döviz piyasasına müdahale edilebileceği ifade edildi.
