17 AĞUSTOS'U UNUTMADIK!
Ülkemiz, bulunduğu coğrafyanın jeolojik, jeomorfolojik ve tektonik yapısı gereği depremler başta olmak üzere heyelan, kaya düşmesi, sel, taşkın, çığ düşmesi, volkanik aktiviteler, oturma-çökme, obruk, tıbbi jeolojik riskler gibi jeolojik ve hidrolojik kök
Ülkemiz, bulunduğu coğrafyanın jeolojik, jeomorfolojik ve tektonik yapısı gereği depremler
başta olmak üzere heyelan, kaya düşmesi, sel, taşkın, çığ düşmesi, volkanik aktiviteler,
oturma-çökme, obruk, tıbbi jeolojik riskler gibi jeolojik ve hidrolojik kökenli afetlerin yanı
sıra kuraklık, fırtına, hortum, aşırı sıcaklık ve kar yağışı gibi meteorolojik afetler ile yüzey ve
yeraltı yangınları, Covid-19 başta olmak üzere salgın hastalıklar, çekirge ve tırtıl istilası,
musilaj gibi biyolojik afetlerin etkisinde altında yaşamaya devam ediyor. Her ne kadar son bir
yıllık süreçte hasar yaratacak büyüklükte bir deprem yaşanmamışsa da, başta Karadeniz
Bölgesi olmak üzere ülkenin farklı bölgelerindeki aşırı yağışların neden olduğu sel, taşkın,
heyelan ve kaya düşmeleri, farklı kentlerimizde yaşanan orman yangınları, Covid-19 salgını,
Trakya Bölgesi’nde görülen çayır tırtılı, Güneydoğu ve Doğu Anadolu’nun bazı kentlerinde
görülen çekirge istilası gibi biyolojik ve fırtına, kuraklık, aşırı sıcaklık veya aşırı kar yağışı
gibi meteorolojik afetler nedeniyle çok sayıda insanımız yaşamını yitirmiş, binlerce konut
veya iş yeri yıkılmış veya hasar görmüş, milyarlarca lirayı bulan ekonomik kayıplar
yaşanmıştır. İçişleri Bakanlığı sadece Haziran-2022 ayında Düzce, Bolu, Karabük,
Zonguldak, Bartın ve Kastamonu’da meydana gelen taşkın ve heyelanların neden olduğu
maddi zararın 4,5 milyar lira civarında olduğunu açıklamıştır.